Pages

18 Haziran 2010 Cuma

müzikle başladık müzikle devam edelim bence

dün klasik müziğin bende yeri olan dehalarından bahsettim. chopini,bach, vivaldi,mozart sonra günümüz kompozittölerinden olan james horner ve hans zımmer'den.
ardından opera nın dehaları geldi. puccini, vivaldi,bethoven ve onların eserlerini seslendiren domingo, pavarotti, careras, boçelli, shaplin ve frangoulis'ten.
sonucuda operada'ki hayalete bağladım gitti.
bu günse bende çok özel yeri olan bir kompozitörü sizinle paylaşmak istedim.
can atilla
aslında yıllarca bu alanda emek vermiş bir insan olmasına rağmen onu sultanlar aşkına ismini verdiği albümü ile tanıdım. bu çalışma akabinde devam edecek olan bir serinin ilk çalışmasıydı. 1453 sultanlar aşkına, doğu romanın çöküşünün ardından osmanlıyı betimliyordu. ardından cariyeler ve geceler adlı albümünü çıkardı. bu eserinde de osmanlı'nın en mahrem noktası cariyelerin hayatlarının geçtiği yer olan haremi, cariyelerin duygularını, aşklarını kendine özgü ritimleri ile yansıttı. ve arkasında da aşk-ı hürrem, tarihimizin en önemli kadınların'dan biri olan kanuni'nin büyük aşkı hürrem sultana atfen yapılmış bir albüm oldu. o kadar güzel parçalar yapmış ki can atilla dinlerken sizi alıp ta içinizde bir yerlerde en derininizde olan coşkunuzu ortaya çıkarttığı gibi bazen de sizi öylesine rahatlatıyor ki kendinizi kaybediyorsunuz. enstrümanları o kadar güzel kullanıyor ki klasik müzik'te sevseniz, türk musikiside sevseniz, pop hatta rock bile sevseniz her parçanın içinde bu tarzlardan birer parça buluyorsunuz eserlerinde. içinde keman, kanun, piyano, tambur yani hem klasik hem modern enstürmanlar bir arada. mesela hamam'da ilk göz yaşı adlı parçasında sizi öyle bir sakinleştiriyor ki burada su sesini bile kullanmış, cariyeler ve geceler de de fıkır fıkır bir müzik ve arap ezgilerini ile oynamamak için kendinizi zor tutuyorsunuz. içinde tezatlar bulunan ama keyifle dinlenecek albümler yaptı. arkasından da hz.mevlana'ya ithafen mevlana odotöryumu adını verdiği özel bir çalışma yaptı. bu albümde benim için diğer üç albümü kadar özeldir. o kadar güzel anlatmıştır ki semah ı, o kadar güzel yansıtmıştır ki, müziği gözlerinizi kapatıp dinlediğiniz de kendiniz huşu içinde bulursunuz. sizde döner döner durursunuz aşk ile sevgi ile.
ve serisinin son albümü altın çağ. bana göre serinin devamı ama başlı başına bir yapıt. gene aynı muhteşem bakış açışı gene harika bir eser.büyük bir zevkle dinlenecek parçalar.
içinde benden, sizden, istanbuldan kısacası herşey den bir parça taşıyan bir albüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder