Pages

28 Haziran 2010 Pazartesi

cıvık hamur

az önce bir arkadaşım nasıl olduğumu sordu. ona önce kulak memesi kıvamında hamur olduğumu daha sonra ise aslında cıvık kıvamda bir hamur olduğumu ve şekle girmediğimi söyledim.

bu gün hiç bir şey yapmak gelmiyor içimden. sanki tamamen boşluktayım. içim sanki çamaşır suyu ile yıkanmış gibi. temizlenmek değil kastettiğim, içimde ne varsa söküp almış götürmüş. bom boş.....

aslında işin gerçeği canım sıkkın. babamla dün hala bizi kalıba sokmaya uğraşması üzerine tartıştık. oda kendince haklı, bizi kendi istediği gibi görmek istiyor. hangi ebeveyn istemez ki, çünkü onlar feleğin çemberinden geçmişlerdir. her şeyi yaşamışlardır. ama sorun şu ki onun ve benim doğrularımız çok farklı. bana göre doğru olan, ona göre yalnış.

ama biz farklı bir jenerasyonuz. onlarda kendi ebeveynlerinden farklıydı. bu hep silsile yolu ile devam eden bir akım. her çocuk kendinden önce ki nesilden farklı. ama ebeveynler inatla onları şekillendirme uğraşlarından vazgeçmiyorlar.

babam hala onun istediği yerde, onun istediği şekilde, onun uygun göreceği yaşam şeklini paylaşmamızı istiyor. o zaman ben de dedim benim isteklerimi paylaşmanızı istiyorum. newyork'ta yaşamak istiyorum. her sabah centrall park'ta yürüyüş yapmak istiyorum. ama maalesef ne o ne de ben fikirlerimizden vazgeçmeyecek olsakta, içinde bulunduğumuz şartları kabul ediyoruz.

5 yaşında bir çocuğu yoğurabilirsiniz. 15 yaşında bile yapabilirsiniz ama 25 yaşından sonra bir çocuğa ne olursa olsun şekil veremezsiniz. çünkü artık o bir çocuk değil, kendi ayakları üzerinde duran bir yetişkindir. hata yapmayı da hatanın bedelini ödemeyi de kendi öğrenir. ama siz hala inat ediyorsanız, hamuru yoğurmak konusun da işte o noktada çatışma çıkıyor. her kezin dediği jenerasyon farkı çıkıyor ortaya.

kendi bakış açımla şunu söyleyebilirim. eğer bir çocuk, ailesini utandıracak, üzecek, kızdıracak her hangi bir şey yapmadıktan sonra o çocuğun hamurunun yoğurulması için ısrar etmenin mantığı yok sonuçta dünyada ki en büyük kuralı öğrenmiştir. o noktada çocuğunuzu serbest bırakmanız ve onunda kendi hamurunu yoğurmayı öğrenmesi gerekiyor.

ben kendi hamurumu yoğurabiliyormuyum? sanırım buna cevap hayır. öğrenmek için çabalıyormuyum? sanırım buna da cevap hayır. çünkü düşündüğüm den çok fazla engellerim var. duvarlarımı kırmak, aşmak bedeli çok ağır olacak şeyler. o yüzden hala bekliyorum. hala bir gün kendi hamurumu kulak memesi kıvamına getirmek ve ona şekil vermek için bekliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder