Pages

18 Ağustos 2010 Çarşamba

istemek yetmez

küçük bir çocukken pembe hayalleriniz vardır. erkekseniz büyüyünce pilot, mühendis hatta babanızın aldığı kırmızı itfaiye aracına atfen itfaiyeci olmayı kafaya koyarsınız, kızsanız doktor, öğretmen ve tabii ki anne olacaksınızdır. o an ailenizin yaşam şekli, geliri, eğitim seviyesi sizi ilgilendirmez. aileniz gözünüzde o kadar büyük kahramanlardır ki siz ne isterseniz yerine getirecektirler. ama büyüdükçe ailenizin yaşam şeklini benimsersiniz. onlar gibi olmaya başlarsınız, hayallerinizi yaşam tarzınız yönlendirmeye başlar.
neden böyle bir konuya daldım. bilmiyorum sanırım bu gün okuduklarım etkiledi beni geçmişi düşündüm. kendi pembe hayallerimi düşündüm çocukken ben ne hayal ediyordum.
aslında hep hayal kırıklıklarım vardı. ben de çok garip bir durum söz konusu nasıl izah edilir nasıl yazılır bilmiyorum. ama ne zaman bir şeyi çok istesem o mutlaka olmuyor. negatif enerji yayıyorum sanırım. çocukluğumdan beri böyle. o yüzden bir şeyi çok fazla istememeyi onunla ilgili hayaller kurmamayı öğrendim. ama hala akıllanmıyorum bazen bazı şeyleri hala çok istiyorum ve hala hayal kuruyorum. neyse geçmişe dönelim.
çocukken hiç doktor olayım, öğretmen olayım hayallerim yoktu. okul hayatım fena değildi. iyi notlar alırdım ama hayallerim yoktu. yalnış hatırlamıyorsam ilk hayal kırıklığım ilk okuldaydı. o zamanlar ilk okul ve orta okul ayrıydı. ilk okulu bitirince şimdiki meslek liseleri yada fen liseleri sınavları gibi sınavlara girerdik. ben ilk defa o sınavı kaybettiğimde bozuldum. ama şimdi düşününce istediğim asıl şeyin o olmadığını biliyorum. o zamanlar dans etmek resim yapmak istiyordum. aslında girdiğim her sınav ailemin isteği idi. orta halli bir ailenin ilk çocuğuyum ailemin beni öyle özel okullara gönderecek, özel dersler verdirecek, kurslara gönderecek parası yoktu. devlet okullarında okudum. orta okul son sınıfta iken bu seferde meslek lisesi sınavlarına girdim. kimya okumak istiyordum. iyi bir öğrenciydim. ama sanırım sınavlarla aram iyi değil. benden daha kötü durumda olanlar kazanırken ben kazanamadım. bu sefer üniversiteye gidemezsem bile elimde bir mesleğim olsun diye liseyi ticaret lisesinde okudum. oraya bile torpille girdim. ama beni oraya sokan hocamı çok şükür pişman etmedim. o yıllar lisede okurken bile tek hayalim çok garip olacak belki asker olmaktı. ki o zamanlar orduda ki kadın asker sayısı o kadar azdı. liseyi bitirdikten sonra üniversite sınavında askeri okullara başvurmak için yeterli puanı toplayamadığım gibi istanbul içinde her hangi bir okula gidecek puanıda toplayamadım. ailem üniversite konusunda net ti ya istanbul ya aöf. en sonunda hem çalışıp hem okumaya karar verdim. ama diyorum ya hep sınavlar la aram kötü. bu esnada süper bir iş teklifi aldım. ama onuda üniversite diplomam olmadığı için kaçırdım. çünkü hala okuyordum. sonra okuduğum bölümü okumak istemediğime karar verdim. ve okulu bıraktım. kahraman olmayı kafaya koymuşumya polis olmak için başvurdum. her aşamayı geçtim. kahrolasıca boyum iki santim kısa diye sınavı kaybettim. ilk defa o zaman işte oturup bir şeyi çok istediğim de elde edemediğim için saatlerce ağladım. o noktadan sonra bir şeyi çok fazla istememeye karar verdim. hani hep derlerya ne kadar çok istersen istediğin olur diye. yok o bende işe yaramaz ben neyi çok istersem o olmaz.kısacık bir kaç örnek
istanbulda ki ilk formula 1'i izlemeyi o kadar çok istedim hatta bilet parasını bile ayarladım ama yarışa bir hafta kala araba ile kaza yaptım bütün para tamire gitti.
ben 16 yaşında iken kuzenlerimden en büyük olanı evlendiğinde 18 yaşıma geldiğimde mutlaka evleneceğim derdim. 32 yaşındayım ve hala bekarım.
en sonuncusuda iki hafta önceydi. arkadaşlarım istanbula geldiler. onları görmeyi o kadar çok istedim ki son dakikaya kadar her şeyi ayarlamama rağmen son dakika da iptal oldu.
ve sırf bu istediklerimin olmaması nedeni ile içimde bir korku oluştu. bir gün çok istediğim bir şeye sahip olursam onu kaybetme korkusu. ortada hiç bir şey yok ama ben sahip olmadığım bir şey için daha şimdiden kaybetme korkusu yaşıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder