Pages

3 Kasım 2011 Perşembe

bu ülkeden kadının adı var sadece.........

son iki gündür gazetelerde NÇ'nin daha 13 yaşında iken 26 kişinin tecavüzüne uğradıktan sonra mahkemenin verdiği aptal kararı yargıtayın onaylaması'nın yankıları sürüyor...
ve bu olay bize bu ülkede sadece kadının adı var cümlesini hatırlatıyor. çünkü kadının başka hiç bir şeyi yok bu ülkede.
kadının her hangi bir eşyadan hiç bir farkı yok ki o hakimler kızcağıza yapılanı haklı buldular. 26 kişinin tecavüzünü, yaşanan travmayı hesaplayamayacak kadar yozlaşmış bir adaleti temsil ettiler. doktor raporlarını, tecavüzden sonra nç'nin sadece basit bir eylem olan oturma eylemini yapabilmesi için 4'ten fazla ameliyat geçirdiğini yok saydılar.
nç'nin insan olduğunu yok saydılar.
onunda hayalleri, umutları vardı. kendini bilmezler tarafından kirletildi, aşağılandı.insan, vücudunun aldığı darbe ve ruhsal eziyetten sonra, en önemliside bu eylemler ardı arkası devam ediyorsa takati kalıp karşı koyabilir mi? mümkün değil...
eylem yapılırken bir süre sonra hangi sıralama ile olur bilmiyorum ama, bedeniniz ve ruhunuz ölür ve siz eylem gerçekleştikten sonrasını bırakın eylem gerçekleşirken bile karşı koyamayacak hale gelirsiniz. sonuç olarak'ta tıpkı birilerinin nç için verdiği karar gibi sırf karşı koyamadığınızdan isteyerek beraber olmuştur diye bir karar verir.
bu kararı verenler acaba kendileri ne kadar dayanırlardı bu işkenceye, pisliğe onlarda vazgeçtikleri zaman bu eylem kendi isteği ilemi yapılmış olurdu çok merak ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder